Kadir SAVUN
1926 yılında Erzincan'ın İliç ilçesi Erhami (Leventpınar) köyünde doğdu.
Küçük Kadir henüz 4 yaş civarındayken aile İstanbul'a yerleşti.
Kabataş Lisesinden terk olan sanatçı sinemaya 1940'lı yılların sonlarında genç bir set işçisi olarak başladı.
Bir tesadüf onu kamera karşısına geçirdi.
İlk filmi olan "Üvey Baba"da bir jandarma astsubayını canlandırdı (1949).
Ve o günden ölümüne kadar hep kamera karşısında oldu, Türk Sineması'nın önde gelen karakter oyuncularından birisi durumuna gelmeyi başardı.Sayısız yönetmenle çalıştı. Ekonomik olumsuzluklar, onu sinemanın koşullarına ayak uydurmaya zorladı ve ona seçicilik konusunda çok fazla şans tanımadı. Böylece, 1960`lı yılların salon komedilerinde, 1970`li yılların avantür ve şarkıcı türkücü filmlerinde oynadı.
1980`li yıllardaki sosyal içerikli filmlerde de izleyiciyle buluştu.
Ancak, sanat yaşamı boyunca etkisinden kurtulamadığı ve "Böyle bir rol bir daha gelmedi" dediği rol ise, 1966 yapımı "Çalıkuşu"filminde canlandırdığı Dr. Hayrullah rolüdür.
Filmlerdeki babacan, gururlu ve güvenilir, mert, sağlam kişiliklerin canlandırılmasında ilk akla gelen adlardan biriydi.
Kimi mütevazı bir balıkçı, kimi demirci, kimi de otomobil tamircisi rolünde çıktığı filmlerde merhamet, sadakat ve vefa gibi duyguları izleyicilere aktardı, "en baba" ve emektar oyuncu olarak... Aynı dönemde "kötü adam" karakterleriyle ünlenen ve "nefret edilen adam" olan Erol Taş'ın sinemadaki karşıtıydı.
"Yedi Günlük Aşk" (1961) ve "Şeyh Ahmed'in Torunu" (1962) filmlerinin de yapımcılığını üstlendi. Tv dizilerinde rol aldı.
Arabesk (1988), Fahriye Abla (1984), Kızılırmak Karakoyun (1967), Yılanların Öcü (1962), Gecelerin Ötesi (1960), Düşman Yolları Kesti (1959) ve daha birçok ses getiren filmde oynadı.
100'ün üstünde sinema afişine adını yazdırırken ödülller de kazanan usta oyuncu Kadir Savun 10 Ekim 1995 günü yaşama veda etti.
Birçok filmde birlikte oynadıkları Cüneyt Arkın, şu sözlerle anlatır onunla son görüşmesini :
"Kadir Savun, kocaman bir şefkat ve dostluktu. Herkesin derdine koşturur, üzgün, kederli arkadaşlarını güldürebilmek için hep soytarıyı oynardı. Hastalandı. Ölüm döşeğindeydi. Ziyaretine gittim. Hayata küskün hüzünlü yüzü duvarda, koca, kara gözleri çaresiz öylece yatıyordu. O neşe, iyimserlik dolu adamı ne yapsam konuşturamadım, birazcık olsun gülümsetemedim. Bir ara inler gibi dedi ki: 'Ah ! Şimdi bir film setinde olsaydım...' Kadir Savun bir ihtimal bir filmde çalışma imkânı verilseydi yaşardı...
Onları yetim çocuklar gibi terk ettik.Yüreğinden vurulmuş serçe kuşları gibi çaresiz, bir umut, bir kurtarıcı, belki sadece bir ilgi bekleyerek göçüp gittiler. Çoğu acılar içinde çırpına çırpına...Oysa o yiğit insanlar, sinemada Türk halkının vefa, sevgi, yardımlaşma, alçak gönüllülük, iyimserlik, dostluk gibi değerleriydi. Kendileri de öyleydi..."
Gazeteci yazar Ahmet Turan Alkan, şunları yazar Kadir Savun'un ardından :
" Hep Bizi Savunan Adam; Kadir Savun
Sadri Alışık arasıra çıktığı Tophane bıçkını, batı Anadolu köylüsü, hatta Adanalı görmemiş milyonerin şımarık oğlu rollerinde bile tam dikiş tutturamaz, seyirci nazarında kazandığı engin krediye güvenerek,"...mış gibi" yapardı; o, her haliyle ne kadar (sefil de olsa) burjuva, (düşkün de olsa) aristokrat rollerin ince İstanbul çocuğu ise, Kadir Savun tam zıddına o kadar Anadoluydu; o kadar taşralı ve hatta o kadar köylü görünmeyi tabiileştiren büyük bir karakter aktörüydü.
...O, bizim ideallerimize ve hayatımıza dair bir unsurdu. Tipi, yabancılaşmaya müsait olmadığı için bizden biriydi.
Tabii, samimi ve "gözlerine bakınca yüreğinin kılcal damarları" görünecek kadar berrak ve güvenilir bir tip...Sinemamızda zannımca Kadir Savun kadar havada-karada-denizde ve her hâl-ü kârda "güvenilir" bir karakter çizilememiştir; mûtemet, mert ve daima fukara...Toprağı bol olsun Nubar Terziyan bile başına arasıra namaz takkesi geçirerek ak sakallı gözü yaşlı pîr-i fâni tonton dede rollerinde "güvenilirliğin" şahikasına çıksa da, Kadir Baba ondan, icabında geriliveren çene kasları ve çatılmasını da bilen kara kaşları ile temayüz eden bir "yerlilik" timsâliydi.
Kadir Savun, Yeşilçam'da kurulan eğreti dünya içinde -her nasılsa- doğru ve sahih istikametleri gösteren bir ideal tipti. Kemâl yaşlarında bile çocuksu kalabilmiş cesâmeti ile o, bir parça, Ömer Seyfeddin'in unutulmaz "Kaşağı" hikayesinde iftirâya uğrayan "Hasan"ın öldürücü dürüstlüğünü, bir parça John Steinbeck'in "Fareler ve İnsanlar"ındaki Lennie'nin pamuksu safiyetini hatırlatırdı bana...
Zihnimizdeki Yeşilçam'ın "yalan dünya"sında Kadir Savun, o ezelî ve ebedi "Türk anası"nın müzekker kalıptaki yansımasıydı adeta; bir anne kadar müşfik ve hisli, bir akıncı kadar yiğit ve serdengeçti, bir ermiş kadar safdil ve iyi. Her Kadir Savun filmi, Kadir Savun gibi bir tarafından dengelenmesi gereken bir çelişki üzerine bina edilmişti; bu bakımdan Yeşilçam tarihinde onu, ismi ve imajı ile bir "karakter firması" olarak müstesnâ bir mevke yerleştirebiliriz; bunu çoktan hak etmişti.
..........
Türk sineması, Kadir Baba'nın canlı bir firma gibi temessül ettiği karakterin boyutlarını yoklamaya belki de hiç cesaret etmediği için kendini aşamadı. İyi insanların, iyi kadınların ve iyi erkeklerin ömürleri boyunca birbirine zincirlenmiş nice dramı ve trajediyi pekala sürükleyebileceğini hiç hesaba katmadı ve onların hikayesi üzerine eğilme ihtiyacı hissetmedi: Erol Taş, Bilal İnci ve Hayati Hamzaoğlu o hayal oyununda hep kötü, hep hain, hep zalim kalarak varolabildi; Hulusi Kentmen, Nubar Terziyan ve Kadir Savun sadece iyi, mert ve babacan görünerek ekmek yiyebildiler. Sinemada tekabül ettikleri değer, son derece berrak ve net karakterlere bürünmelerinden kaynaklanıyordu... " (mumsema.net)
Ödülleri
1961 İstanbul Belediyesi Sanat Festivali, En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu Ödülü (Gecelerin Ötesi)
1963 Sinema Ekspres Dergisi, En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu Ödülü (İkimize Bir Dünya)
Filmografisi
Adı Osman 1995
İnsanlar Yaşadıkça 1994
Göç 1993
Affet Allahım 1992
Menekşe koyu 1991
Bir Avuç sevgi 1990
Kan çiçeği 1989
Arabesk 1988
Mayın 1987
Alın Yazım 1986
Sevmek 1985
Asılacak Kadın 1984
Zulüm 1983
Kördüğüm 1982
Bizim Sokak 1981
Zübük 1980
Gazeteci 1979
Görünmeyen Düşman 1978
Silah Arkadaşları 1977
Adana Urfa Bankası 1976
Yarınlar Bizim 1975
Şirvan 1974
Irmak 1972
Kadifeden Kesesi 1971
Her Günaha Bir Kurşun 1970
Sazlı Damın Kahpesi 1969
Gönüllü Kahramanlar 1968
Sinekli Bakkal 1967
Düğün Gecesi 1966
Ekmekçi Kadın 1965
Hızlı Yaşayanlar 1964
Kırık Anahtar 1963
Şeyh Ahmed'in Torunu 1962
Bitmeyen Mücadele 1961
Telli Kurşun 1960
Düşman Yolları Kesti 1959
Bir Şoförün Gizli Defteri 1958
Çölde Bir İstanbul Kızı 1957
Beyaz Mendil 1955
Şimal Yıldızı 1954
Öldüren Şehir 1953
Bu Kız Böyle Düştü 1952
Şafak Sökecek 1951
Çakırcalı Mehmet Efe 1950
Üvey Baba 1949
(sinematurk.com, sinemafanatik.com, genelforum.gen.tr, tr.wikipedia.org, evrensel.net)
Yorumlar